7 Günlük Yıldız Yükseltme Çalışması

7 Günlük Yıldız Yükseltme Enerji Çalışması

Bana çok nazar değiyor, yıldızım düşük, negatiflikten çok etkileniyorum, kısmetim kapalı.." gibi cümlelerle ifade edilen şeylerin altında yatan çok daha başka ve güçlü sebepler olabiliyor çoğu zaman; hatta fazlaca nazar değmesi yıldızınızın düşük değil tam tersi yüksek olduğunu ve çok fazla dikkat çektiğinizi bile gösterebilir?

O nedenle yıldız düşüklüğünün göstergeleri yani belirtileri nedir sırasıyla ondan da bahsedeceğim ama "yıldız düşüklüğü" diye tabir edilen şey aslında farkında olmasak da parlak yada bereketli yani ışığı olan gezegenlerin doğum haritamızda aldıkları sert etkiler,açılar yada zararlı ev yerleşimleri nedeniyle parlaklığını, ışığını, gücünü kişinin yaşamına yeterince yansıtamıyor oluşu ve kişisel haritalarda hangi alanları temsil ediyorsa hem o alanlarda sorunlara sebep olması, hem de ışığıyla o kişiyi ve o konuları yeterince aydınlatamıyor oluşu ve kişinin kendini "soluk, cansız ve görünmez" hissetmesidir

Elbette ki kişisel girdilerle çok farklılaşıyor olsa da, genel tecrübe ve gözlemlerime dayanarak herkes için ortak olan özellikleri şunlar olduğunu söyleyebilirim:

1.Kişinin kendini ne yaparsa yapsın, ne kadar başarılı yada güzel olursa olsun sanki yokmuş gibi, etrafındaki kişiler onu olması gerektiği gibi görmüyor gibi hissetmesi ,parlaklığının ışığının olmadığını yada eksik olduğunu düşünmesi ve hissetmesi

2.Kişinin ona en çok değer verdiğini düşündüğü kişilere bile yeterince sesini duyuramadığını, ne söylerse söylesin düşüncelerinin anlaşılmadığını; sanki dünyayla arasında bir bariyer, görünmez bir engel varmış gibi hissetmesi; sesini ve varlığını duyuramaması

3.Kendini ifade ederken oldukça zorlanmak ,kelimeler ağzında sıkışıyormuş gibi hissetmek; kendini özgürce ve güvenli ifade edememek; başkaları tarafından sürekli sözünün kesilmesi

4.En küçüğünden en büyüğüne her türlü durum ve olayda hep ikinci plana atıldığını hissetmek ve bekletilmek; diğer herkes daha önemliymiş, değerliymiş, öncelik sahibiymiş de kişi bekleyebilirmiş gibi davranışlarla ve olaylarla karşılaşmak; ikinci planda olduğunu ve önemsenmediğini hissetmek

5.Fiziksel olarak güçsüz ve yorgun hissetmek, çok çabuk yorulmak; enerjinin çok çabuk tükenmesi

Bu saydığım özellikler aslında kişideki "ışık" eksikliğinin en temel ve en önemli belirtileri ve yansımalarıdır ve kısa bile olsa yapılacak esma çalışmalarıyla çok hızlı ve güçlü bir şekilde değişecektir inşallah? Birazdan vereceğim, bu konuyla ilgili şahane sonuçlar veren esmaları, yazılan sayıda ve sırada 7 gün boyunca okursanız,eksik olan o ışığın hayatınıza sızmaya başladığını ve parlamaya başladığınızı göreceksiniz inşallah ???

YA RAFİ 351-YA MECİD 228-YA MÜTEALİ 551-YA AZİM 1020-YA MÜTEKEBBİR 662-YA AZİZ 188

Bu esmaları her gün, hiç bir gün atlamadan okuyup üzerinize üfleyebilir, yada daha güzeli bunu 7 günlük manevi bir kür olarak düşünüp uygulamasını içine 7 bardak su doldurduğunuz bir cam şişe ile yapabilirsiniz; her gün bu esmaları şişedeki suya okuyup bir bardak içiyorsunuz ve 7 günün sonunda bitirmiş oluyorsunuz? Bu uygulamayı eğer bu şekilde yapacaksanız sadece kendiniz için yaptığınıza ve yalnızca kendinizin içtiğine emin olun; yıldız yükseltme işlemi kişisel bir çalışmadır çünkü; çocuğunuz, eşiniz yada başka biri için de yapmak istiyorsanız, onların mucize şişelerini de ayrıca hazırlayabilirsiniz? Elbette ki öncesinde 7ser Ayetel kursi,Felak,Nas, 3 İhlas ve 1 Fatiha okumayı ihmal etmeyin

Son olarak 7 gün bu çalışma için çok etkili ve gereklidir ama elbette devam etmek isterseniz 3 hafta arka arkaya uygulayıp 21 güne tamamlayabilirsiniz.

Read More

Defetme Ritüeli

Defetme Ritüeli Nasıl Yapılır

Ay küçülürken sürgün ritüeli yapılmalıdır. İstenmeyen enerjilerin gücüne bağlı olarak, muhtemelen tekrarlanması gerekecektir. İstenmeyen tüm enerjilerin gitmesini sağlamak için, bu ritüeli dolunaydan yeni aya, ayın küçüldüğü zamana kadar her gün yapmak en iyisidir.

Titreşim, istenmeyen enerjileri ortadan kaldırmanın anahtarıdır. Hayaletler, ruhlar ve benzerleri genellikle bir alanda kalır ve uyumlu titreşimlerden beslenir. Ayrıca, negatif enerji negatif enerjiden beslenir. Eğer sorun KÖTÜ BİR hayalet veya ruh ise, o zaman [biliniyorsa] adını 9 kez geriye doğru titreterek, ardından “Artık değilsiniz” diyerek onaylayın. Bu, dolunaydan yeni aya kadar her gün yapılmalıdır.

Kötü niyetli bir etki durumunda, adın harf harf tersten titreşmesini takiben “Vinasa” VEE-NAH-SAH'ı 9 kez titreştirin. İsim bilinmiyorsa, "Vinasa" kelimesini 9 kez titreştirin ve "Artık yoksunuz" deyin. Vinasa, eski bir Sanskritçe sürgün kelimesidir ve istenmeyen enerjiyi ve/veya varlığı yok etmeye çalışır. Bu kelime yok etmek içindir ve başka bir amaç için kullanılmamalıdır. Kapana kısılmış ve zarar vermeyen insan ruhları reenkarne olmaya yönlendirilmelidir.

İstenmeyen enerji ölen bir insandan veya kötü niyetli olmayan bir hayvandan geliyorsa, onunla iletişim kurmaya çalışın ve ona devam etme zamanının geldiğini söyleyin. Ruhunu almak için Şeytan'dan yardım isteyin.

Çoğu zaman, bir ev, apartman dairesi veya başka bir alan, eski sakinlerden kötü hislere sahip olabilir. Bazı yerlerin soğuk, steril bir havası olduğunu hissettim. Gençken girdiğim bir apartman dairesi çok soğuk ve çirkin geldi. Orada yaşayan kadın sefil ve çok huysuzdu. Arkadaşlarına ihanet etti, yapayalnız, kıskanç ve tam bir kaltaktı. Girdiğim başka bir yer de kiralık bir odaydı. Oradaki hisler son derece yalnız ve depresifti. Odayı kiralamamaya karar verdim ve başka bir oda aradım.

Orada yaşayan eski insanların yoğun olumsuz duygularından kötü titreşimler alan bir ev, apartman veya başka bir yaşam alanı söz konusu olduğunda, sadece bir kişinin ritüeli yapması çok fazla enerji gerektirebilir. Mutluluk ve neşe anlamına gelen eski Sanskritçe “Sananda” kelimesini 10 kez titretmek, negatif enerjileri dağıtmaya yardımcı olabilir. Sürgün ritüeline ne kadar çok insan katılabilirse o kadar iyi. “Sananda” ritüeli, yeni aydan dolunaya, ay büyürken yapılmalıdır. Bu, yarattığınız enerjileri güçlendirecektir.

Ayrıca, birçok insanın iyi günler, partiler, yemek vb. için davet edildiği ev ısınma partileri ve düzenli arkadaşça buluşmaların da fark ettim ki… bu, kendi başına negatif enerjiyi dağıtmaya yardımcı olur. Kötü enerjinin yerini mutlu enerji alır. İstenmeyen enerjilerin biraz daha hafif olduğu yer burasıdır. Enerjilerin aşırı derecede şiddetli olduğu durumlarda sürgün ritüelleri işe yaramayabilir.

Resmi bir ritüel gerekli değildir. Kişinin yapması gereken tek şey enerjisini yükseltmektir. Bu, RAUM meditasyonu ve seçtiğiniz bir nefes egzersizi ile başarılabilir . 

Read More

3. Göz Epifiz Meditasyonu

3. Göz Epifiz Meditasyonu Nasıl Yapılır

Bu meditasyonun yaptığı şey, üçüncü gözünüze veya epifiz bezinize baskı yapmasıdır, bu da hangisine odaklanırsanız onu daha da açacak ve güçlendirecektir. Bu meditasyon ileri düzeydedir ve yeni başlayanlar için değildir. Aşağıdaki talimatları sorunsuz bir şekilde tam olarak anladığınız yerde yeterli deneyime sahip olmalısınız.
1. Omurganızın tabanından boğaz çakranıza kadar enerji içinize çekin.

2. Rahat ettiğiniz kadar tutun ve üçüncü gözünüze veya epifiz bezinize odaklanın. Bir baskı, ağrı ve hatta hafif bir acı hissetmeniz gerekir.

3. Nefes verin ve birkaç kez tekrarlayın.


Bu meditasyona veya bu konudaki herhangi bir başka meditasyona başlamadan önce, meditasyonunuzun nelerden oluşacağını önceden planlamalısınız. Bu durumda epifiz bezinize mi yoksa üçüncü gözünüze mi odaklanacaksınız. Her ikisini de yaptım, meditasyona üçüncü gözüme ve ardından ikinci yarı için epifiz bezime odaklanarak başladım.

Sonunda epifiz bezinizi tamamen açıp aktive ettiğinizde, başınız ışıkla dolacaktır. Bu son derece güçlü ve çok zevkli. Bu ışık, doğru yönlendirildiğinde arzularınızı tezahür ettirmek için çok güçlüdür.

Aktive edildiğinde epifiz bezinden gelen duyum inanılmaz ve kelimelerin ötesindedir. Son derece zevklidir ve kişi hareketsiz ve uyum içindeyken saatlerce sürer.

Read More

Aura Nasıl Kullanılır

Aura 

Canlı veya cansız her şeyin bir aurası vardır. Aura, tüm maddeyi oluşturan titreşen atomlar ve moleküller tarafından oluşturulan bir enerji alanıdır. Evrenin kendisi belirli bir frekansta titreşir ve her şeyi bir arada tutan yerçekimi doğada elektromanyetiktir.

Herkesin aurası, kendi parmak izleri kadar benzersizdir. Hiçbir iki aura birbirine benzemez. Aura, korumak, çekmek, etkilemek, sakatlamak ve hatta öldürmek için kullanılabilir. Canlıları çevreleyen bu biyoelektrik alanı, kişinin zihninin gücü kullanılarak programlanabilir. Eğitimli ve aktif bir üçüncü göze sahip olanlar, sadece kişinin aurasının rengini, gücünü, boyutunu ve şeklini okuyarak auraları net bir şekilde görebilir ve birçok kişisel bilgiyi ayırt edebilir.

Kendi auranızı görmek için, hafif bir trans durumuna girerek başlamalısınız. Üçüncü gözünü çoktan açmış olman gerekirdi . Elinizi önünüzde, tercihen karanlık bir arka planda tutun. Başlangıçta, elinizi ve parmaklarınızı çevreleyen bazı silik çizgiler görebilmeniz gerekir. Diğer her şey gibi buna ne kadar çok uyum sağlarsanız, [burada alıştırma ve ısrar gereklidir], o kadar iyi olacaksınız. Kendi auranızı görme konusunda ne kadar iyi olursanız, sadece onlara uyum sağlayarak kısa sürede başkalarının auralarını görebileceksiniz. Daha sonra renkleri, katmanları ve şekilleri görebileceksiniz.

Auraları hissetmek, onları görmekten çok daha kolaydır. Güç meditasyonu, tutarlı bir şekilde yapıldığında kişinin enerjiye duyarlılığını arttırır. Büyü ve büyü yaparken enerjinin manipülasyonu esastır. Auranızı hissetmek için bir elinizi diğerinin üzerine veya ön kolunuzun üzerinden geçirin. Enerjiyi hissetmelisin. Ayrıca, arkadaşlarınızın ve aile üyelerinizin size izin vermekle ilgileniyorlarsa, onların auralarını hissetme alıştırması yapabilirsiniz. Bu, dokunma hassasiyetinizi geliştirecektir.

Auranızı güçlendirmek ve inşa etmek için enerji almalısınız. Bu, güç meditasyonu yoluyla yapılabilir. Enerji Meditasyonu , auranızı şarj etmek için mükemmeldir. Hatha [fiziksel] Yoga ve Tai Chi ayrıca aurayı güçlendirmeye ve inşa etmeye yardımcı olur. Bu disiplinlerin her ikisi de auranın enerjilerini dengeleme eğilimindedir.

Auranızı temizlemek çok önemlidir. Temiz ve sağlıklı bir aura bağışıklık sistemini güçlendirir ve zararlı enerjilerin kişinin vücuduna girmesini engeller. Neredeyse tüm zararlı varlıklar çıplak gözle görülmez. Enerjiler, çoğu fizikçinin bildiği gibi, atom altı parçacıklara bölünebilir, örneğin, ışık fotonlara bölünebilir. Güçlü bir aura tarafından yayılan enerji, bu zararlı enerjileri ve varlıkları herhangi bir zarar vermeden önce yakar.

Auranızı [güçlü beyaz-altın ışığıyla] temizlemek, kara büyü kullanımını içeren herhangi bir ritüelden sonra, ne kadar küçük olursa olsun, anın mahmuzunda herhangi bir lanet fırlatma veya negatif veya yıkıcı enerji kullanımını içeren herhangi bir egzersizden sonra zorunludur. . Kişinin çakraları da temizlenmeli ve güçlendirilmelidir. Bu, her çakraya güçlü ve yoğun bir beyaz ışık koyarak yapılır. Bu, kişinin başka türlü zarar verebilecek kalıntı negatif enerjilerden kurtulması için gereklidir. Bu aynı zamanda geri tepme enerjilerini de önler. Daima ihtiyaç duyduğunuz kadar zaman ayırın; asla acele etme. Önlemek her zaman daha sonra sorunlarla uğraşmaktan daha iyidir.

Güçlü bir aura sağlık, mutluluk, karizma ve enerji verir. Zayıf auraları olan insanlar genellikle sağlıksızdır ve depresyondadır. Kişisel enerjilerimiz çevremize etki eder ve kaderimizi yönlendirir. Zayıf auraları olan insanlar genellikle talihsizliğe eğilimlidir.

Aura hipnozla programlanabilir. Aşağıdaki çalışmalardan maksimum düzeyde yararlanmak için hipnoz ile ilgili bilinmelidir. . Şimdi, aura ve bilinçaltı zihinle uğraşırken, arzu edilen şeyin her yönü konusunda her zaman %100 net olunmalıdır. Sevgiyle, müsait olmayan birini istemiyoruz. Parayla, trajedi yoluyla bize gelmesini istemiyoruz - bu tür şeyler. Akıl ve ruhla çalışırken, enerji bize istenen sonucu getirmek için en hızlı ve en kolay yolu kullanır ve her yönü kapsanmazsa, yönlendirilmemiş herhangi bir enerji mevcut olanı arar. Renk özellikle aurayı programlarken önemlidir. Aşağıda, auralarımızı bir şeyler yapmak için nasıl etkili bir şekilde programlayabileceğimize dair örnekler verilmiştir. Bilinçaltı zihin ve ruh “iradeyi” anlamadığından, olumlamalarınızı her zaman şimdiki zamanda belirtmeyi unutmayın. Onu zaten olmuş ve şimdide olduğu gibi görselleştirin ve hissedin.

Örneğin:
Hayatınızda sevgiyi istiyorsunuz:
Auranızı trans halindeyken görselleştirin, ne kadar derin olursa o kadar iyi. Enerjiyi içinize çekin ve şimdiki zamanda birkaç kez onaylayın:
"Auram mükemmel [aşk/cinsel partner, ruh eşim, her neyse] beni çekiyor." Onaylamayı kendi bireysel ihtiyaçlarınıza göre değiştirin. Enerjiyi içinize çekerken bunu beş-on kez anlamlı bir şekilde onaylayın.

Belirli bir kişinin sevgisini/şehvetini ve/veya dikkatini çekmek için
: Şunu onaylayın: “Auramı _________ aurasını çekmek ve ona göre hareket etmek için programlıyorum. Beni çok çekici ve cinsel açıdan karşı konulmaz buluyor.”

Korunmak istiyorsunuz/ihtiyacınız var:
Güçlü beyaz altın ışığında nefes alın. Nefes alırken, vücudunuzun ortasında buluşmak için nefes alın, daha parlak ve daha parlak hale getirin. Nefes verirken onu genişletmeye devam edin. Enerji daha parlak ve daha parlak büyümelidir.
Onaylayın: "Auram çok güçlü ve beni her zaman koruyor."
Bu, güçlü, koruyucu bir enerji alanı oluşturmak için düzenli olarak yapılması gereken iyi bir egzersizdir.

İyi bir izlenim bırakmak istiyorsunuz:
Güçlü bir aura, genellikle başkalarını size iyilik yapmaları için etkiler.
Onaylayın: “Auram _______ üzerinde çok olumlu bir izlenim bırakıyor.” Bu bir iş görüşmesiyse, [“yarın benimle görüşecek kişi/kişiler”, her neyse]. “Sunumumu duyanlar, grup” vb. Bunu her zaman şimdiki zamanla belirtin. Bilinçaltı zihin “irade” kelimesini anlamaz ve “irade” asla gelmez.

İstenmeyen kişileri uzak tutmak için:
Güneş gibi beyaz ışıkta nefes alın. Beyaz ışık yansıtır ve iter.
Onaylayın:
“Auram itici, ______ içinde [korku/dehşet uyandırıyor] ve ________ her zaman benden uzak tutuyor.”

Kendinizi iyileştirmek için: İyileşmek
için çok fazla enerji gerekir. Güneşten gelen enerjiyi solumak, kişinin aurasını güçlendirmek için mükemmeldir. Güneş ayrıca çakraların tüm renklerini en saf ve canlı hallerinde içerir. Güneş [666], var olan en güçlü enerji kaynaklarından biridir. Kişi hasta olduğunda, yaralı veya hasta olan vücut kısımlarını yöneten çakralarda bir dengesizlik vardır. İyileşmek için hem yönetici çakranın rengiyle hem de zıddıyla çalışarak bir denge oluşturmalısınız.

Yaralı veya hasta vücut kısmını yöneten çakranın enerjisinin rengini içinize çekin ve şunu onaylayın:
“__[renginin adı]__ enerjisini soluyorum, bu __çakra________imi dengeler ve _______ ______ iyileştirir.”
Bitirdiğinizde, auranızı dengelemek için beyaz enerjiyi içinize çekin.

Başkalarının auraları ile de çalışılabilir ve programlanabilir.

Yukarıdakileri okuduğunuza göre, artık fikri edinmiş ve kendi olumlamalarınızı doğaçlama yapabilmiş olmalısınız.

Sevdiklerinizi korumak için:
Kişinin etrafına güçlü bir beyaz altın ışık koyun. Daha güçlü işler için, bu en iyi derin transta yapılır.
Onaylayın: “______ etrafına güçlü bir koruyucu aura yerleştiriyorum.” Bu düzenli olarak yapılmalıdır ve sevilen kişi uyurken yapılabilir. Ay ışıkta artmaya devam ettikçe enerjiler artacağından, bu en iyi [yeni aydan dolunaya] büyüyen ay sırasında yapılır. Çok güçlü olmak için, bu çalışmayı her gün 10 kez onaylayarak gerçekleştirin.

Aşkı teşvik etmek için:
Kişinin etrafına güçlü bir yeşil aura koyun. Programlarken güçlü sevgi duygularını hissedin.
Onaylayın:
“________ bana derinden ve kontrolsüz bir şekilde aşık oluyor.”
“__________ bana takıntılı” vb. Burada da yukarıdaki çalışmada olduğu gibi seks büyüsü kullanabilirsiniz. Bu en iyi, ağdalı bir Ay sırasında bir Cuma günü başlar.

Başkalarını iyileştirmek:
Sevilen kişiyi çevreleyen ve parıldayan güçlü beyaz altın aurayı gözünüzde canlandırın. Ayrıca renk enerjisini de kullanmalısınız [kendini iyileştirme ile ilgili yukarıdaki paragrafa bakın]
Onaylayın: “______'nin aurasına güçlü şifa enerjisi koyuyorum; bu enerji _______ ile etkin bir şekilde savaşıyor ve onu mükemmel sağlığa kavuşturuyor.” Ciddi hastalık durumlarında, bunun her gün sık sık yapılması gerekebilir. Başkalarını iyileştirmek son derece yorucu olabilir. Deneyimsizseniz, uzaktan şifa en iyisidir. Doğrudan etkilenen kişiye enerji uygulayan el çakralarıyla olduğu gibi doğrudan temas tehlikeli olabilir. Hastalık şifacı tarafından emilebilir. Bu tür doğrudan çalışmayı yapmak için, kişinin güçlü bir auraya sahip olması ve her şifa seansından sonra onu iyice temizlemeye çalışması gerekir. Güneş enerjisinin kullanılması burada en etkilidir.

Read More

Engellenen Çakraları Açmak

Çakra Meditasyonu

Genellikle, kişinin temel çakrası açıktır. Çakralardan birinde yanma hissi veya yoğun baskı hissi, genellikle yukarıdaki çakranın tıkalı olduğunu gösterir. Örneğin, bazı insanlar boğazda 6. çakranın tıkalı olduğunu gösteren bir yanma yaşarlar. Enerji kapana kısılır ve bir sonraki çakraya yükselemez. Birkaç farklı yolu olsa da, bir çakrayı aktive etmenin ve açmanın en etkili yolu titreşimdir. Enerji çalışmaları.

1. Çakra Nefesi.Tıkanmış çakraya beyaz altın ışığını veya renkli enerjiyi soluyun ve soluyun. Enerji, üzerinde çalıştığınız çakra ile aynı renkte olmalıdır. Beyaz-altın ışığını çok etkili buldum. Her ikisi de aynı anda kullanılabilir.


Altıya kadar sayarak nefesinizi tutun ve çakranızın ışık veya renkle kaplandığını gözünüzde canlandırın.


Nefes verin ve çakrayı aydınlatın ve genişletin


Temel çakranızdan parlak beyaz-altın ışığı içinize çekin ve onu omurganıza doğru yönlendirin ve çakra aracılığıyla onu açıp tacınızdan dışarı yönlendirmeye çalışın.


Beyaz altın enerjisiyle çakranızı nefes verin ve parlak görselleştirin ve genişletin. Ayrıca nefes verirken aşağıda verilen mantraları titretebilirsiniz.


Yukarıdaki egzersizi birkaç kez tekrarlayın. Bunu, rahat ettiğiniz kadar çok kez yapabilirsiniz.

2. En etkili yol titreşimdir.Temel Çakra: Laum, LLAHHH – UUU – MMM* olarak titreşir
Sakral Çakra: Vaum, VAHHH - UUU - MMM olarak titreşti
Solar Pleksus '666' Çakra: Raum, RAHHH – UUU – MMM** olarak titreşti
Kalp Çakrası: Yaum, YYAHHH – UUU – MMM olarak titreşti
Boğaz Çakrası: Haum, HAHHH – UUU – MMM olarak titreşir
Altıncı Çakra: Aum, AHHH – UUU – MMM olarak titreşir
Yedinci Çakra: Maum, MMAHHH – UUU – MMM olarak titreşti

* U'lar İngilizce 'BLUE' kelimesindeki gibi okunur
**'R'yi yuvarlayın

Rünler de kullanılabilir ve/veya Sanskritçe'deki belirli titreşimler çakralarınızı çok hızlı açar. Çakra üzerinde beyaz-altın güçlü bir enerjiyi görselleştirirken, açmak istediğiniz çakraya odaklanın ve [yüksek sesle] titreşin. THOR runesi inatçı bölgeleri açmak için çok etkilidir. Çalışmanın her gece, tercihen ağdalı ay sırasında, yeniden doluna kadar tekrarlanması gerekir.

Sonunda, çakra doğal olarak kendi başına enerji alacak kadar güçlü olacaktır. Güçlü çakralar enerjiyi emebilir. Engellenen zayıf çakralar tükenir ve kendi başlarına enerjiyi çekip ememezler. Zayıf ve tıkalı alanlar, belirli çakra ile ilişkili hastalıkları yaratır ve tam tersi hastalıklar, zayıf çakrayı yaratır.

Yukarıdaki alıştırmalardan bir kaçını seçin ve sorun düzelene kadar her gün yapın.

Read More

Sağlık için Feng Shui

Sağlık için Feng Shui Çalışmaları

Geleneksel Çin tıbbının uygulayıcıları, kendinizi iyi hissetmek için iyi bir chi veya enerji ile çevrili olmanız gerektiğine inanırlar. Çi'nizi geliştirmek için ortamınızı tasarlama sanatına feng shui ("mantar sopası" olarak telaffuz edilir) denir ve her odada, binada, ofiste, mahallede ve hatta masaüstünüzde uygulanabilir. Aşağıdaki fikirler chi, yin ve yang kavramlarına alışkın olmayanlar için mistik gelse de, kelimenin tam anlamıyla rüzgar ve su anlamına gelen feng shui'nin kökenleri eski Çin'in en eski Tao geleneklerine dayanmaktadır.
Canlı, Bağlı ve Değişen

Feng shui'nin üç temel ilkesi vardır: Her şey canlı, her şey birbirine bağlı ve her şey değişiyor. Ve evinizin temel yapısıyla başlar. Kapıların ve pencerelerin yerleştirilmesi, taze ve enerjiyle canlı olan veya bayat ve zarar verici olan chi arasındaki fark anlamına gelebilir. Bir oda uzun süre boş ve kirliyse çok fazla yin veya negatif enerjiye sahip olabilir; temizlik, parlak ışıklar ve neşelendiren müzik, kelimenin tam anlamıyla havayı temizleyebilir. Mutlu sesler her zaman kötü enerjiye karşı etkili bir panzehirdir.

Feng shui'ye göre her nesnenin, mekanın ve canlı şeyin chi'si vardır.

Genellikle chi'nin sağlıkla ilişkisi hakkında yazan Patricia J. Santhuff'a göre, "Bir şeyin içinden geçen çinin kalitesi ne kadar iyi olursa, o şey o kadar sağlıklı, daha canlı veya daha güzel olur". "Vücudumuz düşük veya bloke chi yaşadığında, yorgunluk yaşarız veya uzun bir süre boyunca sağlık sorunları geliştirmeye daha yatkındır." Amaç, negatif enerjilere karşı korunmak ve sağlık ve uzun ömür getirenleri memnuniyetle karşılamaktır.

Read More

EFT Nedir? Nasıl Yapılır?

Duygusal Özgürleşme Tekniği EFT

Tüm negatif duyguların nedeni, enerji sistemindeki düzensiz­liklerdir. İdeal durumda enerjinin başlangıç noktasından bitiş noktasına doğru akması gerekir.

Enerji vücudumuzdan pü­rüzsüz aktığı sürece bir sorun yoktur. EFT tekniği ile bazı akupunktur noktalarına vurarak bloke olan enerjiyi harekete geçiririz. EFT terapisi, vücuttaki enerjinin hareket ettirilmesi te­meline dayanır. Enerji çalışması konusudur.

Türkçesi “Duygusal Özgürlük Tekniği”, İngilizcesi “Emotional Freedom Technique” (EFT) olan bu yöntem tüm dünya tarafından biliniyor ve uygulanıyor. Piyasada konuyla ilgili çok sayıda kitap mevcut, ancak bence en rahat anlaşılır ve uygulanabilir bilgiler, Mürüvvet Murat tarafından kaleme alınan ve Sistem Yayıncılık tarafından yayınlanan “EFT–Duygusal Özgürlük Tekniği” isimli kitapta.

Bu kitapta verilen bilgilere göre EFT’nin uygulamasının temel taşları şöyle:

5000 yıllık tedavi

5000 yıl önce Çinliler bedende enerjinin aktığı bazı kanallar keşfettiler ve bu kanallara meridyen ismini verdiler. Damarlar nasıl vücudun her tarafına kan taşıyorsa, me­ridyenler de aynı şekilde baştan ayak parmaklarına kadar tüm organ ve kas gruplarının içinden geçerek vücuda ener­ji taşır. Eneıji meridyenleri, Doğu’nun sağlık disiplini içerisin­de çok önemli bir yer tutar ve akupunktur, akupresür gibi birçok tekniğin de temelini oluşturur. Aslında vücuttaki eneıji sistemi, meridyenler dışında başka birçok başka sistemi de içeren oldukça karmaşık bir yapıdır. Ancak EFT uygulayabilmek için bu karmaşık yapıyı öğrenmeye gerek yok. Zaten EFT’yi bu denli pratik kılan da bu.

Vücuttaki enerji akışını televizyondaki elektrik akışına benzetebiliriz. Televizyondaki elektrik akışında bir sorun olmadığı sürece görüntü ve ses nettir. Ama arka kapağını açıp bir çatalla içindeki metallere dokunduğunuzda görün­tü karıncalanır, seste parazit oluşur. Bedenimizde de benzer bir durum yaşanır. Negatif de­neyimler de meridyenlerdeki enerji akışını etkileyerek ruh halimizde bir çeşit parazit oluştururlar. Akışta blokaj oluştu­ğunda dengemiz bozulur. Hatta bazen bazı meridyenlerde enerji akışı tersine dönebilir.

EFT nasıl yapılır?

EFT’nin dayandığı varsayımı bir cümle ile özetleyebiliriz: Tüm negatif duyguların nedeni, enerji sistemindeki düzensiz­liklerdir. EFT, meridyenlerdeki enerjinin hareket ettirilmesi te­meline dayanır. Her meridyenin bir başlangıç, bir de bitiş noktası vardır. İdeal durumda enerjinin başlangıç noktasından bitiş noktasına doğru akması gerekir. Enerji meridyenlerden pü­rüzsüz aktığı sürece bir sorun yoktur. EFT yaparken bazı akupunktur noktalarına vurarak bloke olan enerjiyi harekete geçiririz. Vurduğumuz noktalar meridyenlerin vücudun yüzeyine en yakın noktaları olup bir kısmı meridyenlerin başında, bir kısmı da sonunda yer alır. Vurulan her bir noktadan bütün meridyene enerji gön­derildiğinden blokajı ortadan kaldırmak için her meridyen­de sadece bir noktaya vurmak yeterlidir. Böylece bir dizi noktaya vurularak tüm sistem kapsanır ve enerji dengesi yeniden sağlanmış olur. Denge sağlandığında negatif duygu da ortadan kalktığı için rahatlama gerçekleşir.

Tekniğe geçmeden önce EFT yaparken kullanacağımız noktaları inceleyelim.

EFT Noktaları:

Kaşın başı: Kaşın başladığı yer

Gözün yanı: Gözün dış tarafındaki kemiğin üstü

Gözün altı: Gözün altındaki kemiğin üstü

Burnun altı: Burnun altı ile dudağın üstündeki bölge

Dudağın altı: Alt dudağın altı ile çenenin orta­sındaki bölge

Köprücük kemiği: Boğazın alt tarafındaki çuku­run her iki tarafında bulunan yuvarlak başlı kemik­ler

Koltukaltı: Koltukaltının yaklaşık 10 cm. altı

Başın tepesi

Meme Altı

Ağrıyan Nokta

EFT’nin uygulanışı:

EFT tekniğinin uygulanışı çok basittir: 3-4 kez yaptığınızda ezberlersiniz. EFT’de uygulanan temel seri, tüm adımları içeren uzun seridir.

Temel seri sırayla aşağıdaki adımlardan oluşur:

1. Değerlendirme

2. Olumlama cümlesi

3. Vuruşlar

4. Tekrar değerlendirme

Değerlendirme

İnsan zihni her türlü yalanı söyler, insan egosu hoşuna giden her yalana kanabilir ama beden asla yalan söylemez. Bu nedenle tekniği uyguladıktan sonra değişim olup olmadığını sınamak için en güvenilir yanımızı, bedenimizi kullanacağız.

Bir problemi EFT ile çözerken onun oluşturduğu duyguyu bir kez daha uyandırmamız gerektiğini daha önce belirt­miştik. Bundan sonra duygunun yerini ve şiddetini tespit ede­ceğiz. Duygular bedende belli yerlerde kendilerini gösterirler. Sizi rahatsız etmiş olan bir anınızı kafanızda canlandırın. Bunu gözü açık ya da kapalı yapabilirsiniz. Zihninizde olayı yeniden canlandırırken bedeninizi baştan aşağı tarayın.

Negatif duygu nerede ya da nerelerde? Nasıl bir duygu? Duygu, göğüste sıkışma, bacaklarda gerginlik, yüzde yanma, ellerde karıncalanma, midede basınç gibi birçok yerde ve şekilde olabilir. Şimdi de duygunuzun şiddetine 1’den 10’a kadar bir sayı verin. Duygu şiddetli ise 10, daha azsa ona göre daha küçük bir sayı vereceksiniz.

Örnek:

Olay: Arkadaşımla yaşadığım tartışma.

Şiddeti ve yeri: Yaklaşık 8 şiddetinde ve göğsümde sı­kışma şeklinde.

Duygunun şiddetine bir sayı verirken olay olduğu sıra­daki şiddetini değil, şu anda olayı hatırladığınız anda sizde oluşturduğu şiddeti dikkate alacaksınız.

EFT yaparken her turun sonunda aynı sahneyi tekrar düşünerek o andaki duygunuza yeniden 1’den 10’a kadar bir sayı verip bu sayıyı başlangıçtaki sayıyla karşılaştıracaksınız.

Değişim olup olmadığını test etmek için bu sistemi kul­lanacağız.

Olumlama cümlesini oluşturma

Olumlama cümle kalıbı iki bölümden oluşur:

Birinci bölüm: İlk bölümde problem ifade edilir.

Toplum önünde konuşmaya korkuyorum.

Arkadaşıma çok kızgınım.

Sırtım ağrıyor.

Uçağa binmeye korkuyorum.

Çok gerginim...gibi.

İkinci bölüm: İkinci bölümde çeşitli olumlama ifadeleri kullanılır.

Kendimi tamamen ve derinden kabul ediyorum.

Kendimi kabul ediyorum.

Kendimi seviyor ve kabul ediyorum.

Kendimi sevmeyi seçiyorum. vb.

Cümlenin tamamı: Birinci bölüm+rağmen+ikinci bölüm

Toplum önünde konuşmaya korkuyorum, buna rağmen ken­dimi tamamen ve derinden kabul ediyorum.

Çok gergin olmama rağmen kendimi kabul ediyorum.

Yaptığım hatalıydı. Kendimi suçlu hissediyorum. Buna rağ­men kendimi affediyorum.

Çikolataya düşkünlüğüme rağmen kendimi tamamen ve de­rinden kabul ediyorum.

Sırtımdaki ağrılara rağmen kendimi tamamen ve derinden kabul ediyorum.

Baş ağrıma rağmen kendimi tamamen ve derinden kabul edi­yorum.

Vuruşlar
Sorununuzu ifade eden cümleyi söyledikten sonra noktalara vururken istediğiniz eli kullanabilirsiniz an­cak normalde kullandığınız elle yapmanız sizin için daha kolay olacaktır.

Vücudunuzun hangi tarafındaki noktalara vuracağını­zın da bir önemi yoktur.

Örneğin yüzünüzde sağ taraftaki noktalara vururken, koltukaltına geldiğinizde daha rahat olması için sol kolu­nuzun altına vurabilirsiniz.

Vuruşları işaret ve orta parmağınızın uçlarıyla yapacak­sınız.

• Kaşın başı

• Gözün yanı

• Gözün altı

• Burnun altı

• Dudağın altı

• Köprücük kemiği

• Koltukaltı

• Başın tepesi

Her noktaya yaklaşık olarak 7 kez vurmak yeterlidir.

Noktalara vururken bir yandan da hatırlatıcı ifadeyi söy­leyeceksiniz.

"Hatırlatıcı ifadeyi" söylerken aynı anda kaç kez vurdu­ğunuzu saymanız mümkün olmadığı için bir defalığına 7 kez vurup bu süreyi kabaca tespit edin. Daha sonra nokta­lara vururken o süreyi baz alırsınız.

Hatırlatıcı ifade : Probleminizi ya da negatif duygunuzu tanımlayan ifadedir.

Noktalara vururken böyle bir ifadeyi tekrarlamanızın nedeni, zihninizin başka bir noktaya kaymasına engel ol­maktır. Böylece üstünde çalıştığınız problemin sizde oluşturduğu negatif duyguya daha iyi odaklanmış olursunuz.

Sorununuz boyun ağrısı diyelim.

Hatırlatıcı ifadeler: Boynumdaki ağrı, boyun ağrım, bu bo­yun ağrısı..

Sorun: Kızgınlık. Hatırlatıcı ifadeler: Kızgınlığım, kızgınım, çok kızgınım.

Sorun: Böreğe düşkünlük. Hatırlatıcı ifade: Böreğe düşkünlüğüm. vb.

Yeniden değerlendirme

Yukarıda tanımlanan vuruş serisini tamamladıktan son­ra duygunuzda bir değişiklik olup olmadığını test etmek için tekrar aynı olayı düşünün.

Nasıl hissediyorsunuz? Bedeninizi kontrol edin ve kal­mışsa negatif duygunun o sıradaki şiddetine yine 1 ile 10 arasında bir sayı verin.

İlk turun ardından bazen sorun tamamen ortadan kal­kar bazen de azalır. Azalmasına rağmen duygu devam edi­yorsa hatırlatıcı ifadeyi biraz değiştirmek gerekir.

Örnek: İlk turda hatırlatıcı ifade olarak korkuyu kulla­nıp noktalara vurdunuz. İlk turun sonunda duygu, şiddeti azalmakla beraber hâlâ devam ediyorsa prosedürün tama­mını “korkumun geri kalanı” ifadesini kullanarak bir kez da­ha yapın.

Her turun sonunda duygunuzun şiddetini tekrar de­ğerlendirerek duygu tamamen kaybolana kadar yukarıdaki prosedürü uygulamaya devam edin.

Tekrar turlarda, olumlama cümlesini de değiştirmek gerekir.

Yine yukarıdaki örnek üzerinden gidecek olursak:

Sorun: Toplum önünde konuşma korkusu.

Olumlama cümlesi: Toplum önünde konuşma korkuma rağmen kendimi tamamen ve derinden kabul ediyorum.

Hatırlatıcı ifade: Toplum önünde konuşma korkum.

Tekrar eden turlardaki olumlama cümlesi: Toplum önün­de konuşma korkumun kalanına rağmen kendimi tamamen ve derinden kabul ediyorum.

Tekrar eden turlardaki hatırlatıcı ifade: Toplum önünde konuşma korkumun kalanı.

Temel seriyi yaptıktan sonra tekrar problemi düşünüp sizde oluşturduğu duyguyu değerlendirdiğinizde duygunun şid­deti büyük olasılıkla değişmiş olacaktır.

Duygunun şimdiki şiddeti kaç?

Bu değerlendirme sonucunda duygunuzun şiddeti 1 oluncaya kadar EFT tekniğini denemeye devam ediniz.

Read More